CHP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, Medya A.Ş. eski Genel Müdürü Dr. İpek Elif Atayman’ı Afyonkarahisar Kapalı Cezaevi’nde ziyaret etti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz ziyaret sonrası yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yargı kumpasında tutuklanan, Silivri cezaevinde 72 gün hücrede kaldıktan sonra, ailesinden, avukatlarından habersiz şekilde Silivri’den Afyonkarahisar Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen Medya A.Ş. eski Genel Müdürü Dr. İpek Elif Atayman’ı Afyonkarahisar kapalı cezaevinde ziyaret ettik. Ben kendisini gayet moralli ve azimli gördüm.

Elif hanım burada da koşulları pozitif hale getirmiş, kadınlarla etkili iletişim halinde, okuma yazma bilmeyenlere okuma yazma öğretiyor, mektuplarını, dilekçelerini yazıyor, genç kızlarla ilgileniyor, koğuşu ile tam uyum sağlamış, bir halk çocuğu olarak faydalı olmaya çalışıyor. Cumhuriyetin yetiştirdiği eğitimli bir kadın olarak milletine faydalı olmaya çalışıyor.

Atayman’ın hiçbir gerekçe yokken ailesinden, 80 yaşındaki anne babasından, oğlundan, avukatlarından ve ikamet ettiği şehirden, yüzlerce kilometre uzağa sevk edilmesi, aç susuz bir şekilde, 1 metrekarelik demir bir hücrede, bileklerini sıkan ve morartan bir kelepçe ile 7.5 saat yolculuk ettirilerek yapılan sevk, sağlık ve yaşam hakkını hiçe sayan bir işkence suçudur.

Sicili tertemiz, ülkesine hizmet etmekten başka bir suçu olmayan, emekli bir bürokrata yapılanları kabul etmiyoruz.

Afyon kapalı cezaevinde kapasitesinin çok üzerinde mevcudu bulunan koğuşta, eşyaları çöp torbasında,beş gün yerde yatmak zorunda bırakıldıktan sonra bir yatak ve dolap verilmiş, yaşam koşulları oluşturulmuş.

Herhangi bir somut delil olmaksızın, siyasetin sopasına dönüşmüş yargı eliyle tutuklanan Atayman’a uygulananlar, tutukluluğun cezaya dönüşmüş işkenceye dönüşmüş halidir. Tüm bu uygulamaların toplumu korkutmak, sindirmek tahakküm yaratmak, iftiracı yaratmak için yapıldığını biliyoruz. Ellerinizi kadınların, annelerin, parçaladığınız ailelerdeki çocukların üzerinden çekin. Sabahın beşinde yüzlerce polisle yaptığınız bu zorbalığa dönüşmüş tutuklamalar, operasyonlar, uyguladığınız zulüm elbette sizin de sonunuz olacak.

Bugün Elif İpek Atayman’a, İBB tutuklularına reva görülen hukuksuzluk, yarın başka bir kadının, başka bir gencin, hepimizin kapısını çalacaktır.

Bu nedenle sesimizi yükseltiyoruz: İpek Elif Atayman ve başkanlarımız, yol arkadaşlarımız, kamu çalışanlarımız derhal özgürlüklerine kavuşmalı, tutuksuz yargılanmalıdır!

• Cezaevinde gördüğü muamele, tüm boyutlarıyla soruşturulmalı, sorumlular hakkında cezai işlem başlatılmalıdır.

• Tüm tutsaklara yönelik insan onuruna yakışır yaşam ve sağlık koşulları sağlanmalıdır.

• Bu ülkede yargı, iktidarın sopası değil, halkın adalet arayışının teminatı olmalıdır!

Devletin görevi, tutukluluğu cezalandırmaya dönüştürmek değil, insan onuruna uygun koşullarda yargılanmalarını sağlamaktır. Ancak mevcut durumda; hukuki sürecin araçsallaştırılması, tutukluluğun cezaya dönüştürülmesi ve insanlık dışı koşullar bir cezasızlık politikasıyla örtülmeye çalışılmaktadır.

Bu ülkenin mahkemeleri, adaletin terazisi olmak yerine, siyasi iktidarın sopasına dönüşemez!”